Home FOTO GALERİ Haber mi, bilgi mi?

Haber mi, bilgi mi?

- Guncellenme Tarihi: 2 Mayıs 2017 22:44
6 min read
Haber mi, bilgi mi? için yorumlar kapalı
0

Günümüz iletişim çağında habere ulaşmak çok hızlı ve çok kolay. Hatta sizin bir şey yapmanıza gerek kalmadan haber gelip sizi buluveriyor.

Yakın zamana kadar haberleri ancak ertesi günkü gazetelerden detayları ile öğrenebilirdiniz. Radyo ve televizyon bunu aynı güne indirdi. Gündem takipçileri akşamları  “7 acansı”nı radyoda dinleyip, daha çok ulusal gelişmelerden haberdar olabiliyordu.

Dünya üzerindeki gelişler ancak ülkemizi çok yakından alakadar ediyorsa önünüze gelirdi. Yerel havadislerin ise yegâne haber kaynağı eş dostla kısıtlı idi.

Bu günse;  yerel, ulusal ve küresel tüm haberler en çok gözünüzle eliniz arasındaki mesafe kadar uzaklıkta. Televizyonun da modası yavaş yavaş biterken, <ki bu hayra alamet> elinizdeki akıllı telefonların bir avuç büyüklüğündeki akranından cümle âleme açılan pencere; yeni teknoloji ve iletişim çağının en güçlü müşahidi.

Bu teknik imkânlarla dışarıdan anında haber alabildiğiniz gibi sizde haberlerinizi aynı hızla duyurabiliyorsunuz. Görüş belirtip resim ya da filmle bunları destekleyebiliyorsunuz.

Terimin tam anlamı ile 7 den 70 e herkesin elindeki bu imkânlar; şimdilik ağırlıklı olarak bayram, kandil, cuma, doğum günü, vefat gibi duyurular ve mesajlarla daha çok ilan sayfası olarak kullanılıyor. Başlangıç için bunu yeterli sayabilirsiniz.

Bu yoğun iletişim trafiği, içindeki sağanak haberlerin teyidi ve buna dair doğru bilgiye ihtiyaç doğuruyor. Ardından da buna ilişkin görüşlerin değerlendirilmesine…

Medyacılığın, gazeteciliğin ve haberciliğin iyileştirilmesi gereken, geliştirilmesi gereken yüzü de işte tam burası.

Doğru bilgiye ulaşıp servis eden, yaptığı haberlerin doğruluğundan tereddüt edilmeyen, tespitleri ve haber kaynakları ile itimat tesis eden habercilik varlığını sürdürecek. Diğerleri “Zaytung” benzeri içi boş magazinsel yayınlara dönüşecek.

Yasal düzenlemeler her ne kadar bu hususları bir nebze kontrol altında tutacak tedbirleri almış olsa da, asıl belirleyici olan büyük kitle okuyucular olacak.

Hızlı haberleşmenin ve haberdar olmanın insan günlük yaşantısındaki ve ruh sağlığındaki olumsuzlukları da hatırlayıp şimdilik bir kenara koyuyoruz. İleri de buna çözüm arayan ve bulduğunu iddia edenler gündemde üst sıralara tırmanacaklar.

Bakın televizyonlar kapalı iken ne kadar mutluyuz.

Bu mecrada varlık göstermeye çalışan, zaman üzerinde üst katlara doğru tırmanan yerel gazete ve haber siteleri de tarifi ve kriterleri zor belirlenebilecek bir yarış içindeler. Bu da çok değerli.

Haberciliği ve medyayı bir tehdit yahut cezalandırma silahı olarak kullananlar dışındaki herkes ve her kesim imkânı olanlarca desteklenmeli.

Belediyelerin, sadece haberlerini ve reklamlarını duyurmak için veya güçlü habercilerle dost kalmak için değil yerel medyanın güçlü ve nitelikli olması için ayrılmış bütçesi olmalı. Asfalt, kaldırım, yeşil alan kadar mühim bir kamu hizmeti olur bu da.

Bursa’da habercilik konusunda gayret gösteren Bursasöylem Gazetesi de 4ncü yaşına girdi. Bizler de Bursasöylem ailesinin amatör “fıkra muharrirleri” olarak bu gurur ve heyecanı yaşıyoruz. Daha nice yıllara temennisindeyiz.

Load More Related Articles
Load More By Fahrettin BEŞLİ
Load More In FOTO GALERİ
Comments are closed.

Benzer Haberler

Bir Silkiniş Destanı KÖY ENSTİTÜLERİ-II

Neden Kuruldu? Köy Enstitüleri, yeni Türkiye Cumhuriyetinin; ihtiyacın ve çağın çok gerisi…