Home GÜNCEL ‘Yalan’, Yalanlamak, Herkes Psikolog!

‘Yalan’, Yalanlamak, Herkes Psikolog!

- Guncellenme Tarihi: 22 Ağustos 2025 14:58
5 min read
0
0

Çeşitli topluluklara, farklı zamanlarda, değişik peygamberler gönderilmiştir.

Toplulukların bir kısmı gönderilen elçilere bağlılıklarını göstermiş, bir kısmı da onları yalanlama ve inkar gibi eylemlerde bulunmuşlardır.

Onların bu tutumu Kur’an’ı Kerim’de “kizb”, yani yalan ya da uydurma kavramıyla beyan edilmiştir.

Şimdi bir toplumun çoğu kesiminde: ” I don’t dare to contradict him. – Onu yalanlamak için cesaretim yok” diyorsa;

Ne olur?

Herkes ahkam kesmeye başlar…

Her şey 2 – 3 gün konuşulur, sonra rafa kalkar.

Unutulur!..

Şu günler de; her skandal, bir sonrakine kadar gündemimizde.

Bir sabun köpüğü misali: Parlıyor, patlıyor, sönüyor.

Eskiden ne olduğunu bile bilmediğimiz birçok kavram artık sosyal medya sayesinde hayatımızın bir parçası olmuş durumda.

Özellikle psikoloji konusunda…

Artık neredeyse herkes “alaylı psikoloğum” diyebilecek kadar ahkam kesiyor. Oysa büyük bir kavram karmaşası içindeyiz.

Hatta, vatandaş haftada bir pazara diyor.

Kimi hatırlıyor? Üreticiyi…

“Çiftçi üzerine girdi maliyetleri bindi. Mazot her ay zamlandı. Gübre fiyatı üçe katlandı.

İlaç, tohum ithalata bağlandığı için döviz kuruyla yarıştı. Ürettiği ürün para etmedi, ama tarlaya girmek bile maliyet oldu. Çiftçi nefes alamaz hale geldi, Ardından kuraklık geldi. Elde “biraz” bile ürün kalmadı. Çiftçi de “epistemolojik” kopuş yaşadı.

Artık kaybedeceği bir şey kalmadı üreticinin.” diye konuşulabiliniyor..

Geçen hafta yer yerinden oynadı… Sahte diploma çetesi ne oldu?

Kartalkaya davası sürüyor mu?

17 Ağustos’un 26. yılını geride bıraktık.

8,8 büyüklüğündeki deprem Rusya’da milim oynatmazken, biz hala 6,1’de yıkılan binaları, ağır hasar raporlarını tartışıyoruz.

Deprem ülkesinde yaşıyoruz ama ders almıyoruz.

Hesap sorulmadıkça, sabun köpükleri sönüyor, yeni köpükler üfleniyor.

Sistematik çürüme

Tüm bu tablo tekil skandallardan ibaret değil.

Bir mekanizma var: Sahte diplomadan belediye operasyonlarına, depremde yıkılan binalardan şantaj tezgahlarına kadar işleyen bir düzen.

Her şeyi normalleştiren bir toplum olduk.

Çünkü “daha kötüsü gelebilir” duygusuna alıştırıldık.

Bugün unuttukça, yarın yeni bir skandal için yer açıyoruz.

Ve bütün bunlar bizim suskunluğumuzdan, kanıksayışımızdan güç alıyor.

Skandalların ömrü üç günle sınırlı olduğu sürece, çürüme kalıcılaşıyor.

Gerçek şu: Her şeyin normalleştiği bir ülkede aslında hiçbir şey normal değil.

Türkiye’nin sorunu yalnızca “skandal bolluğu” değil…

‘Yalan’, yalanlamak ve herkesimin Psikolog olması!

Load More Related Articles
  • ‘Vergi’ Ve Çürüme!

    Yoksullaşmaya devam…. Bir türlü durdurulamayan fiyat artışları karşısında ezilen halkın yü…
  • Sormak Hakkımız!

    “Cumhuriyet’in  kuruluşundan bu güne kadar böyle bir dönem yaşandı mı?” diye soranlar çoğu…
  • Kiraz, İncir, Erik…

    Halkın çoğunluğu; “Bu yaz bir kiraz bile yiyemedim, bir tek incir 25-30 TL oldu, onu da al…
Load More By Ali Özdemir
Load More In GÜNCEL

Bir yanıt yazın

Benzer Haberler

‘Vergi’ Ve Çürüme!

Yoksullaşmaya devam…. Bir türlü durdurulamayan fiyat artışları karşısında ezilen halkın yü…