Hepimiz bildiği ve defalarca dinlediğimiz 26 Eylül 2002’de; “Bizim iktidarımızda bu türden acılar asla yaşanmayacak. Çünkü bankalar hortumlanmayacak, yolsuzluk yapılamayacak! Biz yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla (3Y) mücadele etmek için iktidara geliyoruz. Ayrıca alacağımız önlemlerle ekonomiyi üretken hale getirip ihracatı artıracak ve Allah’ın izniyle döviz sıkıntısını bir daha yaşanmamak üzere tarihe gömeceğiz. Türkiye huzur dolu, müreffeh bir ülke olacak.
Hatta gelişmiş ülkelerdeki refah düzeyini bile geçeceğiz…” diyerek iktidara geldiler.
20 Yıl geçer.
Adalet, Kalkınma, Yeni Türkiye , ‘İstiklal ve İstikbal mücadelesi’ söylemleri başlar..
**
-Yoksulluk, yeni bir Türk hastalığı mı?
Bilinmez.
-Emekli, hangi banka Promosyan fazla veriyorsa onu alabilmek için sabahın çok erken saatlerinde banka önünde kuyruklar oluşturur.
-15 Ağustos 2022 tarihi işaret edilerek Tarım Kredi Kooperatifi marketlerinde yüzde 30-40 temel üründe ve büyükbaş hayvanlarda yüzde 30-35 fiyatların düşürüleceğini söyler..
Geçim sıkıntısıyla boğuşan ve her geçen gün alım gücü dip yapan yüz binlerce vatandaş bugünlerde sabah saatlerinde marketlere koşar.
Kuyruklar uzar, reyonlarda izdiham yaşanır..
Bazı temel gıda maddelerini, 20-30 Kuruş ucuza alabilmek için;
Konya’da bir gazete muhabiri Selçuklu ilçesinde bulunan Tarım Kredi Kooperatifi mağazasına giderek vatandaşlarla görüşür.
Büyük bir indirim beklentisiyle mağazaya gelen vatandaşlar, umdukları indirimi bulamadıklarından şikayet eder:
“ Herhangi bir indirim görmüyorum. Bakmadığım ürün kalmadı, hepsinin fiyatları aynı duruyor. Peynir, yağ, pirinç ve mercimek gibi ürünlerde biraz indirim var. Soğan, patates yok.”
**
-Diğer taraftan eğitim, geriliyor..
Toplam 10 milyonu bulan öğrenci sayımızla Avrupa’da birinci sıradayız.
Kaliteli üniversitelerimiz, dünya sıralamasında ilk 500 arasında yer alıyor mu?
Maalesef; her kente açılan tabela üniversiteleri sadece, hayatta hiç değeri kalmayan diplomaları dağıtmaktan öte geçemiyorlar…
Genç beyinler, geleceklerini yurt dışında arıyorlar…
-Alım gücü ve işsizlik alenen sorgulanır oldu.
1 Dolar, tekrar 18.00’e dayandı..
Ekonomide, iktidar ve muhalefet el ele verip diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yapısal reformlarla güven tazelemesi şart.
Milli gelir, adil biçimde paylaşılması gerekir.
Acaba bu yönetim;
Kakokrasi (Kötü iktidarların egemen olduğu toplum düzeni) mi? diye sormak aklımızdan geçiyor…
20 Yıldır iktidar da olanlar; yıllar önce söyledikleri;
“ 3 ’Y’ “Projesi için şimdi ne diyecekler?
