Home GÜNCEL Sözde değil, Özde BAŞARI !

Sözde değil, Özde BAŞARI !

- Guncellenme Tarihi: 22 Ekim 2022 13:31
5 min read
Sözde değil, Özde BAŞARI ! için yorumlar kapalı
0

Bin yıllık geçmişe sahip olan kadim bir milletiz. Mini mini devletler de kurduk, imparatorluklar da. Yaşadığımız topraklar ise sadece bize değil onlarca medeniyete ev sahipliği yaptı.

Yüz yıllık Türkiye Cumhuriyetinde çok başarılı dönemler oldu, bugün de başarabiliriz.

 

Bu topraklar dün dünyanın sanat, kültür, bilim, tarım başta olmak üzere medeniyetin başkenti ise bugün de olabilir diyerek kolları sıvamalı ve o moralle yola çıkmalıyız.

 

Dünyayı gezdikçe taşlar kafanızda daha bir yerli yerine oturuyor. Onlarda olup bizde olmayanı ya da bizde olup da onlarda olmayanları çok daha net görebiliyorsunuz.

 

Onun için, çocuklarımıza sıradanlığı değil hemen her konuda öncelikle donanımlı, üretken ve iddialı olmayı öğretmemiz gerekir.

Ama;

Üniversitelerin bilimsel üretkenliği ile ülkelerin kalkınmışlığı arasında derin bir korelasyon olması gerekirken; son 15 yılda, dünya sıralamasında 500 üniversite içinde olmayı kaybettik..

Dünyada en iyi üniversiteler nerede ise kişi başına düşen gelirden hukuka, demokrasiden insan haklarına, yaşam kalitesinden entelektüel birikime sahip ülkelerden birkaç adım daha öndeydik…

 

Son zamanlar da, Yükseköğretimde okullaşma oranlarına yönelik rakamlar arttı.

Ülkemizin dört bir yanını üniversitelerle donattık.

İyi mi oldu?

Üniversitelerdeki öğrenci sayımız 9 milyona yaklaştı.

Daha da önemli olan ise üniversitelerin üretkenliği, mezunların iş bulma olanakları, aldıkları ücret ve ülke ekonomisinde yerine ne oldu?

Kaliteyi yükseltme ve mezunlara istihdam konusunda yeni açılımlar yaptık mı?

Milyonlarca üniversite mezunumuz işsiz.

Milyonlarcası da üniversiteye girebilmek için geceli gündüzlü ders çalışıyor.

Milyonlarcası da öğretim gördükleri alanın dışında çalışıyor.

Bu yöndeki baskı, gelecek yıllarda daha da artacak gibi görünüyor..

Peki, Üniversitenin sayısını çoğaltmak mı, bağımsız, üretken üniversite mi?

Mezunları ilk altı ayda iş bulan üniversite mi yoksa en güzel kampüse sahip üniversite mi?

Dünya sıralamalarında ilk 500’e giren üniversite mi yoksa en iyi bahar şenlikleri düzenleyen üniversite mi?

Devlet üniversiteleri mi, vakıf üniversiteleri mi?

Kriterleri artırdıkça kafalar daha da karışıyor.

 

Bu yüzden hedefleri doğru belirlemekte yarar var.

Yoksa mağduriyetlerin en büyüğü yaşanabiliyor.

Söz bilimden, teknolojiden, üretkenlikten açıldığında, dilin kemiği yok hiçbiri mangalda kül bırakmıyor ama tablo ortada.

Örneğin söz kodlama, robotik, STEM, endüstri 4.0 ile ilgili olarak açıldığında, adeta yarış halindeler.

Sonuç? Üniversitelerimizden kaçı yerli ve milli bir yazılım yaptı, uygulama geliştirdi, mobil oyun ortaya koydu?

Bu konuda kaç bilimsel makale, kitap yayımlandı?

 

Çok konuşulan değil, üreten ve liyakatin öne çıktığı öğretim kurumları, çocuklarımız için ilk ya da son durak olmalı!

Onlar ne kadar gelişir ve geleceğe emin adımlarla ilerlerse, o kadar güçlü bir devlet oluruz.

 

Sözde değil, Özde BAŞARI sağlanır. Hedef en iyisi olmalı!

Load More Related Articles
Load More By Ali Özdemir
Load More In GÜNCEL
Comments are closed.

Benzer Haberler

Şatafat mı? İhtiyaçlar Hiyarerşisi mi?

Bize çok yerinde bir örnek olacak ve bu gün yaşanan şatafata dur diyen bir insan psikoloji…