Nilüfer Belediyesi’nin “2020 Yılın Yazarı Fakir Baykurt” etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Fakir Baykurt Anılar ve Tanıklıklar” söyleşisine katılanlar çok özel anılarını paylaştı.
2020 yılını, Türk ve dünya edebiyatına önemli katkılar sağlayan Fakir Baykurt’a adayan Nilüfer Belediyesi yıl boyunca usta yazarı herkesle tanıştıracak etkinlikler düzenlemeye devam ediyor.
Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü “Yılın Yazarı Fakir Baykurt” etkinlikleri kapsamında “Fakir Baykurt Anılar ve Tanıklıklar” isimli bir söyleşi düzenledi. Pandemi koşulları nedeniyle internet üzerinden yapılan söyleşiye yazar Birnur Şener, yazar Kemal Yalçın ile Fakir Baykurt’un kızı Işık Baykurt katıldı. Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra Fakir Baykurt’un Burdur’daki köylüleri ve Almanya’dan da çok sayıda okurun da izleyicisi olduğu söyleşiyi Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nden Nalan Gür yönetti.
Söyleşide ilk sözü Fakir Baykurt’a yazdığı ama gönderemediği mektuplarından oluşan “Fakir’in Kıyısında” isimli kitabın yazarı Birnur Şener aldı. Şener, adını ilk kez 8 yaşında Burdur’da bir dişçide duyduğu Fakir Baykurt ile 40 yıl sonra gerçekleşen buluşmasını ve yaşamı boyuca usta yazara yazdığı mektupları anlattı. 8 yaşından itibaren Fakir Baykurt’a ve kitaplarına ulaşmak için çabaladığını anlatan Birnur Şener, usta yazarla 48 yaşında tanıştığını anlatarak şöyle devam etti: “Fakir Baykurt’un çok akıllı ve öğretmen olduğunu, beni bulursa okutabileceğini düşündüm ve ona ulaşmak için çok çaba gösterdim. Kafamda büyüttüm Fakir Baykurt’u ve ona mektup yazmaya başladım. Dertlerimi, sevinçlerimi de anlattığım bu mektupların hiç birini ona yollayamadım ve hep sakladım. Onun bütün kitaplarını daha sonra çocuklarım bana aldı ben de okudum. Onu tanıdıktan 40 yıl sonra imza gününde tanıştık. İki çanta dolusu kitabımı imza gününe götürdüm ve ona yazdığım mektupları anlattım. Benimle konuşmak istediğini söyledi. Daha sonra evimize gelerek bizde kaldı. Köyümüzde kendisini ağırladık beraber çok güzel zaman geçirdik.”
Fakir Baykurt’un hayatını değiştirdiğini anlatan Birnur Şener, “Fakir Baykurt’a 100’e yakın mektup yazdım ve bu mektuplardan 27’si “Fakir’in Kıyısında” isimli kitabımda yer aldı. Ona verdiğim değer herkesten farklıydı. Fakir Baykurt sayesinde bir çok yazar tanıdım ve hayatım değişti. Çok sayıda kitap fuarına katıldım. Fakir Baykurt özü sözü bir insandı ve ben onun kadar dürüst insan tanımadım. Kitaplarındaki gibi bir insandı. İnsanları seçmeden seviyordu, herkese değer veriyordu” sözleriyle usta yazarla anılarını ve hayatına dokunuşunu anlattı.
Kemal Yalçın: “Bizi yazmaya teşvik etti”
Baykurt’un yazar olmaları için önemli katkıda bulunduğu arkadaşlarından Kemal Yalçın da söyleşiye Almanya’dan katıldı. Usta yazarı “Fakir Baykurt benim hocamdı yol gösterenimdi” sözleriyle anlatan Kemal Yalçın, Almanya’daki Fakir Baykurt Kahvesi’nde usta yazarla buluşmalarını ve onun yazmaları için kendilerini nasıl teşvik ettiğini anlattı. Fakir Baykurt’un arkadaşları ile birlikte 1940’lı yıllarda kurduğu Isparta Gönen Köy Enstütüsü’nde yıllar sonra okuduklarını anlatan Kemal Yalçın, “Ben ve benim dönemimdeki arkadaşlar Fakir Baykurt’ların yaptırdığı yatakhanelerde yattık, dersliklerde okuduk. Tanışıklığımız okulda onu tanımadan başladı. Gönen demek Fakir Baykurt demekti. Bizler 1962-1970 döneminde yetişen öğretmenler Fakir Baykurt gibi öğretmen olma hayali kurardık o bizim için örnekti”
Fakir Baykurt ile 1987 yılında Bremen’de karşılaştıklarını ve daha sonra dostluklarının geliştiğini anlatan Yalçın, “ Dostluğumuz Baykurt vefat edinceye kadar devam etti. Fakir hoca hepimize ustalık yaptı yol gösterdi. Fakir Baykurt’tan vefalı olmayı öğrendim, sistemli tutarlı çalışmayı öğrendim. Çünkü o daima planlı çalışıyordu. Fakir Baykurt sistemli çalışması sayesinde 70 yıllık ömründe 55 kitap yazdı ve bu sürede öğretmenlik yaptı, 3 yıl hapiste yattı” diyerek usta yazarın yaşamında tanıklık ettiği dönemleri anlattı.
