Home GÜNCEL BOZBEY: EN BÜYÜK DİLEĞİMİZ TÜM ÜLKEDE DEMOKRASİNİN HAKİM OLMASI

BOZBEY: EN BÜYÜK DİLEĞİMİZ TÜM ÜLKEDE DEMOKRASİNİN HAKİM OLMASI

- Guncellenme Tarihi: 23 Ocak 2017 08:52
10 min read
BOZBEY: EN BÜYÜK DİLEĞİMİZ TÜM ÜLKEDE DEMOKRASİNİN HAKİM OLMASI için yorumlar kapalı
0

Toplumcu Düşünce Enstitüsü tarafından düzenlenen konferansın açılış konuşmasını yapan

Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Demokrasinin tüm kurul ve kurallarıyla

işletilmesi için Nilüfer’de gösterdiğimiz çabanın tüm yurda yayılması en büyük dileğimiz”

dedi.

Toplumcu Düşünce Enstitüsü tarafından “2017 yılına bakarken Türkiye’de Hukuk Düzeni,

Ekonomi ve Dış Politika-Güvenlik: Sorunlar, Beklentiler, Siyasal Yaklaşımlar” konulu

konferans düzenlendi. Konak Kültürevi’nde gerçekleşen konferansa katılım büyüktü. Nilüfer

Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in açılış konuşmasını yaptığı konferansa eski Başbakan

Yardımcısı Murat Karayalçın, İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu ve Prof. Dr. Hurşit

Güneş konuşmacı olarak katıldı.

BOZBEY: TOPLUMDA KORKU HAKİM

Konferansın açılış konuşmasını Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey yaptı. Türkiye’de

son 15 yıllık süreçte hukuk düzeni, ekonomi, dış politika, güvenlik ve siyasi alanlarda büyük

sorunlar yaşandığını belirten Başkan Mustafa Bozbey, “Ülkemizin bugün içinde bulunduğu

ortamda, üstelik kamuoyuna gerektiği gibi anlatılmadan alelacele gerçekleştirilmeye çalışılan

anayasa değişikliği hamlesiyle iyice gerilen bir ortamda, bu buluşma, uzmanların gözüyle

yaşananlara ayna tutacak. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir.

Ama bugün geldiğimiz noktada, hukuk konusunda hangimizin içi rahat? Hangimiz tam

anlamıyla bu ülkede gerçek bir adalet olduğunu söyleyebiliyor? Olağanüstü hal koşullarında

gerçekleştirilen uygulamalar hukukun üstünlüğü ilkesiyle ne kadar örtüşüyor?” dedi.

Toplumun büyük bir kesiminin korkudan dilsiz kesilmiş durumda olduğuna dikkat çeken

Bozbey, “En önemlisi özgür basın diye bir kavramdan asla söz edemiyoruz. 150’ye yakın

gazeteci tutuklu. Var olan yayınlara da güven, son araştırmalara göre dip yapmış durumda.

Kadir Has Üniversitesi’nin açıkladığı araştırma sonuçlarına göre medyaya güven %15,1.

Yargıya güven 35,5. Ekonomi, dış politika ve güvenlik anlamında da dar boğazdayız”

şeklinde konuştu.

Türkiye’de en önemli sorunun barış, işsizlik ve terör olduğunu ifade eden Başkan Bozbey,

“İstanbul Barosu Başkanı Sayın Mehmet Durakoğlu, Prof. Dr. Hurşit Güneş ve Murat

Karayalçın tüm bu başlıkları hepimize ayrıntılı olarak değerlendirecek. Ama ben, 1999’dan bu

güne Nilüfer’in kent yöneticisi ve bir vatandaş olarak gerçekleştirdiğimiz hizmetlerden

herkesin mutlu, huzurlu bir ortamda yararlanmasını umut etmek istiyorum. Yaptığımız

parklarda, bisiklet yollarında, kültürevlerinde, kütüphanelerde, kısacası her hizmette tek bir

hedefimiz var. İnsanların huzurlu bir ortamda bu hizmetlerden yararlanabilmesi. Ben, bu

kentten yükselen bir ses olarak kavgasız, savaşsız, gözyaşı olmayan; hukukun üstünlüğünün,

adaletin, barışın, bağımsız yargının ve özgür basının hâkim olduğu bir ülke istiyorum.

Demokrasinin tüm kurul ve kurallarıyla işletilmesi için Nilüfer’de gösterdiğimiz çabanın tüm

yurda yayılması en büyük dileğimiz. Umarım Türkiye’nin özlediği günlere bir an önce

kavuşuruz” dedi.

DURAKOĞLU: TÜRKİYE'DE ADALET TALEBİ YOK

Türkiye’deki temel sorunlardan birinin yurttaşların adalet talebinde bulunmaması olduğunu

belirten İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu da şöyle konuştu: “Bizim böyle bir

eksikliğimiz var. Adalet, ekmek kadar su kadar gereklidir. Bizim ülkemizde yurttaşlar aş, iş,

su istiyor ama adalet istemiyor. Bunu değiştirmemiz gerekiyor. Yurttaşın adalet talebi

olmadığı zaman, siyaset kurumunun olayın içine girmesi, hukuku kendi ölçülerine göre

biçimlendirmesi hepimizi büyük bir sarmalın içine sokuyor. Hukuk, siyaset stratejilerinin

parçası haline geliyor. Hukuksuzluk, yargı eliyle meşrulaştırılıyor. Biz, bu ülkede yargıyı

bağımsız kılamadık. Bunun sebepleri arasında da talep eksikliğine ilişkin değerlendirmeler

var. Türkiye’de yargı bağımsızlığı, sanki sadece yargı görevi yapanların bir sorunuymuş gibi

tespit edilmeye çalışılıyor. Temel eksiklik noktalarından biri budur. Yargı bağımsızlığı, böyle

bir temelde değerlendirilecek bir olgu değildir. Hak elde etme inancının önemli ölçüde torpil

algısına dayalı olması ya da arkasına birini alarak yaşamda güçlü olma iddiası, toplumsal

anlamda çok ciddi eksikliklerin oluşmasına yol açtı. Bir toplum adaletsizse, o toplum

yaşanılası bir toplum değildir. Kaostur aslında.”

Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetinin 2011 yılından itibaren Atatürkçü dış siyaset

çizgisinden saptığını kaydeden Murat Karayalçın da, “Bu çizgiden ayrılmış olmamız,

Türkiye’nin güvenliği ve istikrarı açısından çok önemli sorunların ortaya çıkmasına yol

açmıştır. Güneyimizde devletler çöküyor. Atatürkçü dış siyasetten ayrılmanın yol açtığı bir

başka önemli sorun da, teröristlerin güney sınırımızda cephe açmış olmasıdır” diye konuştu.

Prof. Dr. Hurşit Güneş de konferansta ekonomi alanında değerlendirmelerde bulundu.

Load More Related Articles
Load More By admin
Load More In GÜNCEL
Comments are closed.

Benzer Haberler

Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanlarından Selçuk Türkoğlu’na Anlamlı Destek

Bursa’da milliyetçi oyların adresi olarak gösterilen Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selç…