MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği) Bursa Şubesi tarafından Müstakil Düşünceler Konferansı gerçekleştirildi. İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kerem Alkin MÜSİAD Bursa Şubesi üyelerine ‘1 Kasım ve Sonrası; 2016’da Türk ve Dünya Ekonomisi’ başlıklı bir sunum yaptı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses, “ Terör olayları, başta Suriye olmak üzere komşularımızdaki kargaşa, dünya ekonomisindeki belirsizlikler gibi nedenlerden dolayı hepimizin çok tedbirli olması gerekiyor. Dalgalı denizlere hazırlıklı olmalıyız. Dış etkenler ne kadar kötü olursa olsun, kendi iç dinamiklerimizi diri tutarsak, birbirimize kenetlenirsek, kalkınma yolunda inanç birliğimizi muhafaza edersek şirketlerimizi, kentimizi, ülkemizi ve İslam dünyasını atağa geçirebiliriz” dedi.
Türkiye’yi lider ülke seviyesine çıkaracak nesiller yetiştirmek için eğitim konusunun hayati bir önem taşıdığını vurgulayan Başkan Gürses, “Bir uçağın iki kanadı gibi, ekonomik ve manevi kalkınma hamlesi birlikte yürütülmelidir” dedi.
Müteşebbislere hak ettikleri değerin verilmesi gerektiğini belirten Gürses, Bursa’daki KOBİ’lerin sanayi arsası sorununun çözülmesi için Batı OSB’nin bir an önce hayata geçirilmesini istedi.
Konuşmasında Bursa’daki kümelenme projelerinin önemine de işaret eden Gürses, marka şehir olmanın yolunun Yenişehir Havaalanı’na işlerlik kazandırılmasından geçtiğini dile getirdi. Gürses, son olarak; Suriyeli mültecilerin iş hayatına katılımları için yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması çağrısında bulundu.
EKONOMİ HIZLI HAREKET EDİLMESİ GEREKEN BİR ALAN
Prof. Dr. Kerem Alkin ise, ekonominin yüzde 50’sinin psikolojik konular olduğunu anlattı. Ulusal ekonomide başarının kamuoyunun psikolojisini güçlü tutmaktan geçtiğini söyleyen Prof. Dr. Alkin, “İç ve dış etkenlere bağlı olarak halkın psikolojisinde yaşanan kırılma ekonomiye de olumsuz yansıyor. Türkiye şu an böyle bir etaptan geçmekte” dedi.
Ekonomininçok seri ve hızlı hareket edilmesi gereken bir alan olduğunu dile getiren Alkin, “Ülke ekonomisi için gerekli gördüğünüz bir adımı geç atarsanız bunun ekonomiye olan etkileri süre olarak 2,5 kat sonra çıkar. Yani 6 aylık gecikmeli kararın bir ekonomideki müspet etkilerini 1,5 sene sonra görürüz. O kadar acımasızdır ekonomi” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE ÖZGÜVEN YAKALADI
Ekonomide özgüvenin çok önemli olduğunun da altını çizen Prof. Dr. Alkin, şunları söyledi:
“2000’li yıllarla ilgili olarak aramızda neler yaşandığına dair teknik tartışmalarımız olabilir. Ama bu başlıklar içerisinde hepimizin mutabık kalabileceğini tahmin ettiğim en önemli başlık Türkiye’nin dönüşümle birlikte özgüveni yakalamasıydı. Özal’la birlikte 80’li yıllarda Türkiye özgüven yakalamıştı ancak bunu devam ettiremedi. 90’lı yıllarda da Türkiye özgüvenini kaybetti. 2000’li yıllarda ise Türkiye bu özgüveni tekrar yakalamayı başardı. 189 milyar dolara kadar küçülen ekonomi bugün 800 milyar dolara çıktı. Bu özgüvenin en net göstergesidir.”
BİLİNÇLİ OLARAK TÜRKİYE’Yİ YAVAŞ BÜYÜTÜYORUZ
Ekonomiyi otomobile benzeten Prof. Dr. Alkin, şöyle konuştu:
“Otomobilin kaza yapmaması için hızını düşürdük. Ancak birileri Türkiye bir sorun yaşıyor algısını satmaya başladı. Bu dönem içerisine biz birçok konuyla ilgilenmekten bize karşı yürütülen algı sürecini iyi yönetemedik. Türkiye’nin özgüveni arttıkça etrafını rahatsız etmeye başladı. Biz şu an bilinçli olarak Türkiye’yi yavaş büyütüyoruz. 2016-17 dünya için çok zor geçecek. Bu zor yıllara kimse gazı kökleyerek giremez. Herkesin emniyet açısından biraz hızını azaltması gereken bir dönemden geçiyoruz. Türkiye’nin 4’ün biraz altında büyümesi lazım. 3-3,5 civarında 2 yıl daha büyümemiz gerekiyor. Türkiye ekonomisini 5-6 civarında büyütmeye kalkarsak bizim için sonuçlar ağır olur. Dünya ekonomisinde bir balans ayarı var. Bu yüzden bizim çok coşmamamız gerekiyor.”
2016-17 yıllarının çok zor geçeceğini söyleyen Prof. Dr. Alkin, “Bu yüzden 1 Kasım seçimlerinden umudum tek başına iktidardır. Tecrübesi olan tarafın yine tek başına iktidar olmasıdır” diyerek sözlerini noktaladı.
